Çin hükümeti, enerji sektöründe devrim yaratacak yeni bir projeyi Tibet özerk bölgesindeki Yarlung Tsangpo Nehri üzerinde gerçekleştiriyor. Bu mega hidroelektrik santrali tamamlandığında, dünyanın en büyük barajı olan Üç Boğaz Barajı’ndan üç kat daha fazla enerji üretecek. Proje, Çin’in 2060 yılına kadar net sıfır emisyon hedefine katkı sağlamaya ve fosil yakıtlara olan bağımlılığı azaltmaya yönelik çabalarının bir parçası.
Yarlung Tsangpo Nehri’ndeki bu mega proje, yıllık 300 milyar kilovat saat (kWh) enerji üretme kapasitesine sahip olacak. Bu miktar, 300 milyon insanın yıllık enerji ihtiyacını karşılamaya yeterli. Baraj, nehrin 50 kilometrelik bir bölgesinde yer alan ve toplamda 2000 metre dikey düşüşe sahip olan bir alandan enerji elde edecek. Bu alanda, yılda 70 milyon kilovat enerji üretme potansiyeli bulunuyor.
Bu devasa enerji kapasitesi, Çin’in enerji alanındaki hedeflerini gerçekleştirme yolunda kritik bir adım olacak. Üstelik, yenilenebilir enerji kaynaklarının ön plana çıkarılmasıyla karbon salınımını azaltma çabaları daha da ivme kazanacak.
Bu enerji potansiyelini gerçekleştirmek, son derece karmaşık altyapı çalışmalarını gerektiriyor. Çin, Namcha Barwa Dağı’nda 4 ila 20 kilometre uzunluğunda tüneller açarak nehrin akışını kontrol altına alacak. Bu tüneller, saniyede 2000 metreküp suyun nehirden geçmesini sağlayacak. Ancak bölge, tektonik olarak aktif bir alan olması nedeniyle projeye büyük zorluklar getiriyor. Tibet Platosu’ndaki sık depremler, çevresel etkiler ve jeolojik riskler dikkatli bir planlama ve inşaat süreci gerektiriyor.
Çin, daha önce 2008 yılında tamamlanan Üç Boğaz Barajı ile hidroelektrik enerji alanında çok büyük bir adım atmıştı. Her ay beş milyondan fazla haneye temiz enerji sağlayan bu baraj, dünya çapında büyük bir başarı olarak kabul ediliyor. Ancak Yarlung Tsangpo Nehri üzerindeki yeni baraj, enerji kapasitesi ve teknolojik altyapısı ile Çin’in uluslararası alandaki konumunu daha da güçlendirecek.
Bu devasa proje için Çin hükümeti, toplamda 137 milyar dolar (bir trilyon yuan) bütçe ayırmış durumda. Projenin tamamlanması, Çin’in yenilenebilir enerji kapasitesini çok daha üst seviyelere taşıyarak enerji bağımsızlığına büyük katkı sağlayacak.
Bu çapta büyük bir projeye başlarken, çevresel ve sosyal etkilerin de güz önünde bulundurulması gerekiyor. Baraj inşaatı, Tibet bölgesindeki ekosistemi etkileyebileceği gibi, nehir köylerinde yaşayan toplulukların yaşam tarzında da değişikliklere yol açabilir. Bununla birlikte, Çin hükümetinin bu konuda nasıl bir planlama yaptığı ve çevresel etkileri azaltma yönünde hangi adımları atacağı henüz bilinmiyor.
Yarlung Tsangpo Nehri üzerindeki bu mega hidroelektrik proje, dünyanın en büyük enerji yatırımlarından biri olarak tarihe geçmeye hazırlanıyor. Çin’in yenilenebilir enerji kaynaklarına yaptığı bu önemli yatırım, sadece enerji alanında değil, uluslararası alanda da ülkenin konumunu güçlendirecek bir adım olarak dikkat çekiyor. Ancak bu büyük projenin çevresel, teknik ve sosyal zorlukları başarıyla aşılması kritik önem taşıyor.